Eylül 2025’in ekonomik görünümünü değerlendirirken hem iç dinamikler hem de dış riskler göz önünde tutulmalı. Aşağıda, öne çıkan başlıklarla nasıl geçebileceği üzerine bir öngörü sunuyoruz
— Not: kesinlik değil, “ihtimal” değerlendirmesi:
???? Ekonomik Gidişat – Beklenen Eğilimler
1. Büyüme ve Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH)
-
Türkiye ekonomisi 2025’in ikinci çeyreğinde yıllık bazda %4,8 büyüme kaydetti.
-
Ancak yılın tamamında büyüme oranının bu çeyreklik performansın altında kalacağı bekleniyor. Reuters’ta yapılan ekonomist anketlerinde “2025 büyümesinin %2,8 düzeyinde olacağı” öngörülüyor.
-
Diğer kurum tahminlerine bakıldığında: EBRD %3,0 büyüme bekliyor.
-
OECD, büyüme beklentisini %2,9’dan %3,2’ye artırdı
-
Dünya Bankası, 2025 büyümesini yaklaşık %3,1 düzeyinde bekliyor.
Bu göstergelere göre, Eylül ayı civarında büyüme sinyalleri “yavaşlamakla birlikte ılımlı” olabilir — iç talep, inşaat ve hizmet faaliyetleri büyümeye katkı vermeyi sürdürebilir, ancak dış talep zayıflığı ve enflasyon baskıları bazı sektörleri frenleyebilir.
2. Enflasyon & Para Politikası
-
Orta Vadeli Program’da 2025 için enflasyonun %28,5 olacağı tahmin ediliyor.
-
Ancak Temmuz ve Ağustos dönemlerinde enflasyon çok daha yüksek seviyelerde (örneğin yıllık bazda ~%33) gerçekleşti.
-
TCMB’nin “Piyasa Katılımcıları Anketi”ne göre, 2025 sonu TÜFE beklentisi %29,98 düzeyinde.
-
Morgan Stanley, politika faizinin yıl sonunda %37,50 olmasını bekliyor.
Bu bağlamda, Eylül ayında enflasyon hâlâ yüksek seyredebilir; para politikası yöneticileri faiz indirimlerini temkinli yapabilir, hatta gerekirse durdurabilir. Çünkü yüksek enflasyon, ekonomide dengeleri bozabilir ve “enflasyonist beklentileri” körükleyebilir.
3. Dış Denge, Döviz ve Finansal Riskler
-
Cari işlemler açığı ekonomistlerin beklentilerinde 18–22 milyar dolar aralığında yer alıyor.
-
Döviz kuru oynaklığı, dış borç yükü ve sermaye çıkışları hâlâ önemli risk unsurları olarak duruyor.
-
Küresel belirsizlikler (faiz oranları, ticaret politikaları, enerji fiyatları) Türkiye’yi doğrudan etkileyebilir.
4. Riskler & Belirsizlikler
-
Enflasyonun kontrol altına alınamaması, halkın alım gücünün daha da erimesine yol açabilir.
-
Faiz kararlarında gecikme ya da yanlış yönlendirme, finansal piyasada güven kaybına neden olabilir.
-
Dış tetikleyiciler (örneğin global büyüme yavaşlaması, ham madde fiyatlarında sıçrama) ülkenin ihracat ve mali dengelerini zorlayabilir.
-
Politik ve jeopolitik riskler — özellikle seçimler, dış ilişkiler veya iç istikrar konuları — ekonomik performansa gölge düşürebilir.
✅ Eylül 2025 İçin Tahmini Durum
Eylül ayında ekonomi muhtemelen şöyle bir seyir izleyebilir:
Göstergeler | Beklenen Eğilim |
---|---|
Büyüme | Yıllık bazda olumlu, çeyreklik bazda ılımlı artışlar |
Enflasyon | Hâlâ yüksek seyirli, aylık zam artışları sınırlı olasılıkla |
Faiz Politikası | İndirimin yavaşlaması / durdurulması |
Döviz & Finans Piyasası | Oynaklık yüksek olabilir; güven etkilenebilir |
Risk Algısı | Yüksek; dış ve iç şoklara karşı hassas |
Özetle: Eylül 2025, Türkiye için “zorlu ama yönetilebilir” bir dönem olabilir — büyüme tarafında sürpriz yukarı yönlü gelişmeler mümkün, ama enflasyonun dizginlenmesi ve finansal dengelerin korunması kritik unsur olacak.